
Gaziantep siyaseti son günlerde oldukça hareketlendi. Bunda partilerin kongre süreçlerinin yaklaşması etkili oluyor. Parti içinde olduğu kadar parti dışında da zaman zaman yaşanan söz düelloları kamuoyu tarafından merakla izleniyor.
Geçtiğimiz hafta içerisinde ise basında en çok ismi geçen il Başkanı Eyüp Özkeçeci oldu.
Ak Parti Gaziantep İl Başkanlığı görevini 3 dönemdir yürüten Özkeçeci, önce suskunluğu ile gündeme geldi. Daha sonra ise İyi Parti il başkanı ile sözlü tartışması ile…
Ama bunlardan daha çok merak edilen konu ise Ak Parti’nin yeni dönemde Eyüp Özkeçeci ile devam edip etmeyeceği.
Bu konu Gaziantep’te de son günlerde kulislerde konuşuluyor ve herkes kendince düşüncesini ortaya koyuyor.
Tüm bu gelişmeleri gözlemleyen farklı kesimleri dinleyen ve tüm bu görüşleri bir müşterek akıl süzgecinden geçiren bir gazeteci olarak şunu söyleyebilirim;
Ak Parti Gaziantep İl Başkanı Eyüp Özkeçeci için ‘KÖTÜ’ diyen yok. Büyük bir kesim Özkeçeci’nin ‘İNSANİ vasıflarının son derece iyi olduğunu ancak iletişim ve yönetim açısından beklenenin altında olduğunu ifade ediyorlar.
Bu görüşler elbette başkan Özkeçeci’nin kulağına kadarda gitmiştir.
Burada şu sonuca çıkıyoruz.
İYİ İnsan olman İYİ BAŞKAN olmak değildir.
Tamam herkes aynı şeyi söylüyor. Peki bir iktidar partisi il başkanı nasıl olmalı? Diye düşünen ve soranlar da var. Ak Parti’nin kongre sürecinde yeni il başkanını da bu kriterler belirleyecek.
Şöyle bir geriye gidecek olursak;
Ak Parti’de teşkilat bazında 2002 ruhundan süratle bir uzaklaşma yaşandığı açık. 2001 yılındaki teşkilatların birliği beraberliği ve teşkilatların dayanışmasının şuan var olduğunu da söylemek mümkün değil.
Bunu aksine il teşkilatında son günlerde parti içersinde yaşanan çok önemli anlaşmazlıkların yaşandığı duyulmaktadır. Parti içersindeki en önemli isimlerin ve tecrübeli siyasetçilerin şu andaki başkan ve yönetiminin büyük bir değişimle yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğunu ifade ediyorlar.
Bana göre ise;
Öncelikle İl Başkanı olacak kişide 2002 ruhu olmalı… Genel merkezin aradığı da bu zaten.
İktidar il başkanı bulunduğu ilde partisinin en önemli yüzü ve temsilcisidir. Bu nedenle kentin sosyal yaşamından parti içi birlik ve beraberliğe kadar son derece kararlı, cesur ve bütünleyici çıkışlar yapabilmelidir.
Kentte yaşanan sorunlar hakkında bir duruş sergilemeli ve toplum menfaatlerini gözeten bir anlayış ortaya koyabilmelidir.
Bireysel işlerinden uzak durmalı, kişisel maddi kazanç yönünde sarf ettiği gayreti; parti, şehir ve ülke menfaati için sarf etmeli.
İl başkanları kapılarını halka açık tutmalı, yazılı ve görsel medyayla iyi diyalog kurmalı, görev aldığı ilde genel başkanını en iyi şekilde temsil edebilmeli.
Nasıl ki AK Partinin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye’de istikrar ve güven sağlandıysa AK Parti Gaziantep’te de siyasi istikrar ve güveni sağlayacak bir il başkanı bulmalı.
Sonuç olarak; Ak Parti İl Başkanlığı’na kim gelir veya gelmez bilemem.
Ancak, kentten uzak yaşayan bir başkan ile bu teşkilatın toparlanması zordan da öte imkansız…