
“Türkiye olarak, ‘yaradılanı yaradandan ötürü’ severek, ırkçılık ve faşizm gibi hastalıklardan her zaman azade olduk. Kökü dışarıda değil, Anadolu coğrafyasında olan bir insan sevgisiyle Afrika’dan Güneydoğu Asya ve Güney Amerika’ya kadar her yerde sömürmeyi değil kader ortaklığını ve kazan-kazan ilişkileri kurmayı hedefledik.”
Koronavirüs salgınının etkisiyle Avrupa’da tekrar yükselişe geçen ayrımcılık ve ırkçılığın, bir Yahudiye asla söylenemeyecek sözlerin, bir Müslüman’a “düşünce özgürlüğü” adı altında söylenebilmesini mümkün kıldığını vurgulayan Altun, “Kendimizi, çocuklarımızı, kültürümüzü bu ithal ve hastalıklı nefret duygusundan korumak zorundayız” dedi. Altun, tüm gençleri Kızılay gönüllüsü olmaya davet ettiğini vurguladı.